2 Ocak 2010 Cumartesi

LASTİK TAMİRİ

Sönmüş lastiğin tamiri için öncelikle sönme nedeni bulunmalıdır. Lastik gerçekten patlamış mıdır, yoksa havası mı söndürülmüştür veya patlama yeri lastik yüzeyinde midir veya sübop, lastik yanağından mı hava kaçmaktadır. Bütün bunları anlamak için lastiğe normalin üzerinde basınçlı hava verilerek su dolu bir küvet içine sokulur. Su içinde lastikten dışarı çıkmak isteyen hava, kabarcıklar yaparak yerini belli eder. Yeri tespit edilen çivi veya benzeri cisim dışarı çıkarılır. Bu tür deliğin tamir işlemi, lastiği janttan ayırmadan yapılabilirken tekerleğin balans ayarı da bozulmamış olur. Yeni geliştirilen bu teknikte 8-10 cm boyunda ince kauçuk benzeri özel bir madde, patlayan lastiklerde yama olarak kullanılmaktadır. Lastik içinde yapışma ve şişme özelliğine sahip fitil ince uçlu bir pens ile ortasından tutularak V biçiminde çivinin çıkartıldığı yere kol gücü ile sokulur, lastiğin iç yüzeyinden çıkan kauçuk fitil bu bölümde vida başı gibi şişerek yamanın geri çıkmasını imkansız hale getirir. Lastiğin dış yüzeyinde kalan yama fazlası ise kesilerek delik sağlıklı biçimde kapanmış olur. Lastik havaları normale getirilerek kullanıma hazır edilir. Patlama nedeni lastiğin janttan ayrılmasını gerektiriyorsa bu defa lastiğin içi iyice kontrol edilip dıştan görünmeyen veya başı olmayan fakat iç yüzeye çıkış yapan çivi benzeri metal parçalar varsa çıkarılır. Bu arada jantta oluşabilen metal karıncalanmalar zımparalanarak, temizlenirken, gözlenen jant eğilmeleri de preslenerek uygun kullanım haline getirilir. Tamir sonrası jantta takılan lastik bu defa kurşun çakarak balans ayarı yapılır ve yola uygun hal alması sağlanmış olur.Uzun süre kullanılmayacak araçlar takoza kaldırılmalıdır. Lastikler aynı biçimde, aynı noktada beklemekten dolayı aracın ağırlığı nedeniyle iz yapar ve düz yüzey oluşturur. "Taban Oturması" olarak nitelenen bu tür karşılaşmalar daha ziyade esnekliğini kaybedip sertleşmiş yıllarca kullanılmış lastiklerde görülür.

Lastik Patlaması ve Tamiri

Lastik Patlaması ve Tamiri
Her sürücünün karşılaşabileceği olaylardan bir tanesi de lastik patlamalarıdır. Hiç umulmadık zamanda başa gelebilecek bu tip olaylarda seyir halindeki sürücüler soğukkanlı bir davranış içinde en kısa zamanda en yakın ve uygun, emniyetli yere gelerek aracı durdurmalılardır. Lastik patlamasına çoğunlukla neden olan etkenlerin başında dönen tekerleğe zeminde bulunan metal cismin girmesi ile yaşanır. Toprak, parke veya asfalt zemin üzerinde yatmakta olan çivi, vida, metal benzeri sivri uçlu, başlı parçalar üzerinden geçişte dik açıyla karşılayan lastik bunları bünyesine alır ve her dönüşte metal parça lastik içinde derinlere doğru, boyu kadar ilerler. Araştırmalara bakıldığında, araçta arka lastiklerdeki patlamalara ön lastiğe oranla daha sık rastlanmaktadır. Bunun nedeni yerde yatan metal parça üzerinden birden geçen ön lastik buna hareket kazandırarak parende attırır, aynı çizgide arkadan gelen arka lastikle hareket halindeki dik karşılaşan metal lastiğe saplanır. Bu durumlarda saplanan metal parçanın boyu ve kalınlığı önem kazanır. Lastik dişleri arasına sıkışarak saplanan kalın somunlu vidaların aşırı hızla dönmekte olan lastiğin yarılmasına ve bu yarılmanın hızla büyümesine bile sebep olduğu görülebilmektedir. Ani sönmelerin yanı sıra lastikte birkaç hafta sürebilen hava kaçırmalarına da rastlanabilir.Genellikle lastik bünyesine giren ince vücutlu çivi benzeri metaller sönmenin yavaş gerçekleşmesine neden olurken, sübop dan hava kaçırmalara veya jantlarda vuruklardan meydana gelebilecek deformasyonların sebep olduğu da gözlenebilir. Bir başka neden ise lastik yanağının jantla temas yüzeyine sürülen kayganlaştırıcı emülsiyonun kuruması, jantta zamanla olabilecek karıncalanmalar sonucu doğabilen problemler olarak sayılabilir. Bu tip vakalar dişleri aşınmış lastiklerde daha sık görülür. Lastik sönmesine bunun dışında başka durumlarda da rastlanabilir örneğin sivri ve keskin çakıl taşlı mıcır dökülmüş yollarda seyir halinde veya dar alanda yapılacak keskin ani, manevralarda lastik yanağına saplanabilecek veya temas anındaki zorlamalarla tabana nazaran daha hassas olan lastiğin yanaklarını kesen taşlar tahribata sebep olur. Lastik yanaklarında ki kesiklere buzlu ortamlarda, kaldırım platformlarına çıkışta veya sürtmelerde de rastlanmaktadır. Park halinde bırakıldıktan sonra vuku bulacak lastik sönmeleri tehlike yaratmazken seyir halinde ki patlamalarda hava basıncını kaybetmeye başlayan lastik direksiyonun ağırlaşmasına ve aracın istem dışı bir başka yöne doğru kuvvetle gitmek istemesi olarak kendini gösterir. Havası kaçmış lastikle yola devam halinde lastik içinde bulunan tel omurganın kırılmasına dolaysıyla deforme olmasına sebep olurken jant, lastiği çiğneyerek deliğin, yarığın büyümesine, parçalanmasına neden olur. En kısa zaman ve uygun yerde duran sürücü ilk iş olarak flaşörleri yakmalı, uyarı, ikaz işaretlerini koymalıdır. Zaman zaman yapılan kontroller ile ihtiyaç halinde kullanılabilir durumdaki yedek lastik çıkarılarak aracın altına doğru yatırılmalı ve araç krikoya alınmadan jantı tutan biconlar hafifçe gevşetilmelidir. Bazı durumlarda uzun süre çok yol yapmış, sökülmemiş bicon vidaları adeta yuvasına kaynamışcasına açılmakta zorluk çıkarabilirler, böyle durumlarda yerine iyice oturtulan bicon anahtarının kuvvet kolu ek bir başka boru ile uzatılarak güç kazanılabileceği gibi, biconlar etrafına, yivlerine yağ döküp bir müddet beklemek, pas sökücü sperey sıkmak, bicon üstüne düzgün çekiç darbeleri ile biconu sıkıştıran toz , kum, pas benzeri birikimlerden kurtarma yolları bazı hallerde çözüm olabilir. Kol gücü gerektiren biconları açma işi mutlaka araç kaldırılmadan yapılmalıdır, zira krikoyla yükseltilen aracın lastik üzerine binen ağırlığı kalkınca biconların açılması daha da imkansız hale gelebilir. Biconlar ise tekerleğin dönüş yönünün tam tersi istikametinde açılır. Araç bu durumda geri gitme veya zorlanma eğilimi gösterirse, zemin meyilli ise, takoza almak, el frenini çekmek, bir başka kişinin frene sıkıca basması denenmelidir. Yerine yerleştirilen kriko ile (Bazı Amerikan araçları tampondan kalkar) yerden teması kesilerek yükseltilen aracın değiştirilmesi gereken tekerleği çıkarılmalı ve yerine (stepne) yedek lastik yerleştirilmelidir. Bu da önce bir biconun karşılığı delik yuvası bulunarak bicon takılıp tekerleği taşıma işini görmeye başlayan bicondan sonra diğerleri daha kolay takılıp çapraz sırasıyla sıkılmalı ve araç krikodan indirilerek aynı sırayla tekerlek yerinde sıkılarak araç seyre hazır hale getirilmelidir. Her an üç lastikle kalma rizikosuna karşı patlak lastik en kısa zaman ve en yakın tamircide kullanıma hazırlanmalıdır.

İklimin Araca Etkisi

İklimin Araca Etkisi
Sert geçen mevsimlerin araca olan tahribatı çoğu zaman küçümsenmeyecek boyutlara ulaşır. Özellikle kış aylarında yolların buz tutmasına karşı, güzergah boyunca dökülen kalın tuzlar seyir halindeki araçların dönen lastiklerin yardımıyla çamurluk içlerine yapışır. Tuzlu çamurlar, gerek içten saçın çürümesine neden olurken, önden giden aracın savurduğu tuzlu sular araç yüzeyindeki boyaya zarar verir. Bu nedenle araç tuzlu bırakılmamalıdır.Motor bölümüne zamanla biriken tozlar ve yağlar, emisyon teşkil edecek şekilde kalınlaşır. Bu tabaka motorun üzerinde ısınarak durduktan sonra da geç soğumasına sebep olur. Buna karşı motor bölümü de gerektiği zamanlar yıkanarak hararet yapıcı bu emisyondan arındırılmalıdır.

Garajda Kalan Otonun Bakımı

Uzun süre kullanılmayan ve garajda kalan araçlar için uyulması gereken bazı kurallar bulunuyor. Bunların başında aynı noktada yere temas eden lastiklerin omurgalarında deformasyona neden olabilecek duruş izi kalacağı için, mümkünse araç takoza alınmalı, yerle teması kesilmeli veya ara sıra aracın yeri değiştirilmelidir. Aracın elektrikle irtibatı akü başları çıkartılarak sağlanmalı ya da zaman zaman çalıştırılarak akünün tamamen boşalması engellenmelidir. El freni çekik bırakılmamalı bu şekilde fren telinin paslanarak içinde geçtiği spirale yapışması önlenmelidir. Havanın nemiyle oluşabilecek oksitlenmeye karşı boya, cila ve polish korunurken, nikelajlı bölümlere kalın yağ sürülerek hava ile teması kesilmelidir. Garaja uzun süre bekleyecek otomobiller kuru olarak bırakılırken, araç içinde oluşabilecek kötü kokulara karşı plastik örtülerle kapatılmamalıdır. Cam lastiklere ve konsolun deri bölümlerine gliserin ve deri koruyucu spreyler sürerek çatlamalar önlenebilir. Paslanmaya neden olabileceği gerekçesiyle motor suyu boşaltılmamalıdır.